ELENİ’Yİ BEKLEYEN
ZWARTKOP ÇİÇEKLERİ
1968,
İlkbahar
Otuz yaşındaki Limasollu
Eleni, Famagusta’nın Varosha semtine gelin gelmişti. Burası 1960’ların
başından beri Doğu Akdeniz’in incisiydi. Lüks otelleri, bembeyaz kumsalı ve
uzun sahili, modern villaları, bar ve restoranlarıyla Avrupa’lı turistleri
ağırlıyordu. Balıkçılık yapan kocası Stefanos, geceleri yakamozda Akdeniz’in
mavi sularında avlanıyordu ve ailenin geçimini sağlıyordu. Yaşadıkları -Stefanos’un
babasından miras kalan- ev oldukça genişti. Semt kilisesinin yanında; kırmızı
kiremit çatılı, sarı renkli iki katlı bir evdi bu. Üst kattaki yatak
odalarındaki güneş gören üç küçük balkon, çiçekçiden aldığı Zwartkop bitkileri için
uygun diye düşündü Eleni… On iki Zwartkop
gövdesini saksılara aralıklarla ekti ve suladı.
1976,
Yaz
1974’teki savaşın
üzerinden iki sene geçmişti. Eleni ve Stefanos savaş sırasında Varosha’dan kaçarak
Limasol’a göç etmişlerdi. Yaşadıkları Varosha semtinin denize yakın kısmı, yerleşmeye
kapatılmıştı. Buraya artık “Kapalı
Maraş” deniyordu. Evleri, Kapalı Maraş’ın dikenli tellerle çevrili sınırın
kenarında kalmıştı. Tam evlerinin yanında, Türkçe, Rumca ve İngilizce yazılmış bir
askeri uyarıcı levha vardı:” Yasak bölge girilmez!”.
Terk edilmiş evlerinin üst kat balkonlarındaki
Zwartkop bitkileri, bakımsızlığa ve susuzluğa rağmen kurumamışlardı. Nemli
geceler boyunca oluşan çiğ damlalarından beslenen yaprakları ve gövdeleri
sayesinde hayatta kalmayı başarmışlardı
1984,
Sonbahar
On yıldır,
Kapalı Maraş’ta adeta zaman durmuştu sanki... Kaderine terk edilen sarı iki
katlı ev, bakımsızlıktan yıpranmıştı. Evin çatı kısmında çökmeler olmuştu.
Binanın dış sarı cephesinde sıvalar dökülmeye başlamıştı. Kapıları ve
pencereleri kırılmış, eski ve harabe bir eve dönüşmüştü. Evde yaşama dair tek
kanıt, halen hayatta kalan ve bir umut Eleni’yi bekleyen Zwartkop çiçekleriydi.
2018,
Kış
Kıbrıs’ta
kapıların açılmasından on beş yıl sonra, Kapalı Maraş’ın yanı başındaki Derinya
sınır kapısı da açılmıştı. On sene önce eşini kaybeden Eleni haberi gazetede
okuyunca heyecanlandı, tüm cesaretini topladı; Limasol’dan yola çıkarak önce
Derinya’ya vardı, oradan da Türk kesimine geçerek Mağusa’ya geldi. Evini
bulması çok zor olmadı… Otuzlu yaşlarda bıraktığı evine seksenli yaşlarda
dönmüştü. Kocasıyla kurduğu mutlu yuva işte burasıydı. Bakımsızlıktan harabeye
dönmüş iki katlı sarı evinin önündeydi. Uzun süre üst balkondaki Zwartkop
bitkilerine baktı, gözlerine inanamıyordu; ektiği çiçekler hala yaşıyordu. Uzun
süre balkondaki çiçeklere bakarak ağladı. Büyük bir hüzünle şehrine geri döndü…
2020,
İlkbahar
Limasolda’ki Eleni’nin
mermer mezarı üzerinde dikili Zwartkop çiçekleri geçen iki senede büyümüştü. Ilık
ilkbahar meltemi eserken, bir Kırlangıç kuyruk
kelebeği çiçeklerin arasından göründü. Onun hasret ve acı yüklü ruhu, bir
kelebekte hayat bulmuştu. Siyah, beyaz, mavi benekli, büyük kanatlı göz alıcı kelebek;
bahar esintisiyle beraber Varosha’ya doğru uçarak gözden kayboldu…
Yazan:
Serkan Sürek
Yayın:
Tantana mizah dergisi,
Sayı:
83, Tarih: 28.11.2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder